İsrail’in İran’a yönelik saldırılarının ardından iki ülke arasındaki çatışmalar sekizinci güne girdi.
Bugün, İran, İngiltere, Fransa ve Almanya’nın dışişleri bakanları İsviçre’nin Cenevre kentinde bir araya gelecek. Avrupa Birliği Dış Politika Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas’ın da toplantıya katılması öngörülüyor.
Eğer planlandığı gibi gerçekleşirse, bu görüşmeler İsrail’in saldırılarına başlamasından bu yana İranlı ve Batılı liderler arasında gerçekleşen ilk temas olma özelliği taşıyacak.
Toplantının ana gündem maddesi, İran’ı yeniden müzakere masasına çekmek olarak belirlenmiş durumda.
Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot, görüşmelerin hedefinin İran’ın nükleer ve balistik füze programlarında kalıcı bir geri adım atması olduğunu ifade etti.
İngiltere Dışişleri Bakanı David Lammy ise X platformunda yaptığı açıklamada, “Ortadoğu’daki vahim manzaralara son vermek ve kimsenin yararına olmayan bölgesel bir tırmanışı önlemek için harekete geçme zamanının geldiğini” duyurdu.
Lammy, daha önce ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile yaptığı görüşmede, iki tarafın “İran’ın asla nükleer silah geliştirmemesi ya da edinmemesi gerektiği” konusunda hemfikir olduklarını yineledi.
Lammy, bölgede meydana gelen gelişmeleri “tehlikeli” olarak nitelendirirken, Rubio ile “nükleer sorunun uzun vadeli çözümü” üzerine de görüştüklerini belirtti.
İki haftalık süreçte diplomatik bir çözüme ulaşmak için bir fırsat penceresinin açıldığını söyleyen Lammy, bu sürecin iyi değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
ABD Başkanı Donald Trump da daha önce İran’a yönelik askeri müdahale kararı alacağını “iki hafta içinde” duyurmuştu.
Hizbullah: Gelişmelere gerektiği gibi karşılık vereceğiz
Hizbullah Genel Sekreteri Şeyh Naim Kasım, Telegram üzerinden yaptığı bir açıklamada, İsrail ile İran arasındaki çatışmalarda “tarafsız olmadıklarını” belirterek gelişmelere “gerektiği gibi karşılık vereceklerini” duyurdu.
Kasım, çatışmaları “İsrail-Amerikan vahşeti” olarak tanımlarken, Hizbullah’ın bu süreçte pasif kalmayacağına dair sinyaller verdi.
Bu açıklama, ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack’ın Hizbullah’a çatışmalara katılmama uyarısının hemen ardından geldi. Barrack, “Başkan Trump adına konuşabilirim; kendisi bu konuda çok net. Bu çatışmaya dahil olmak çok ama çok kötü bir karar olur,” ifadelerini kullandı.
Hizbullah, geçmişte İsrail ile birçok silahlı çatışmaya girmiş ve İran tarafından güçlü bir şekilde desteklenmektedir. İsrail’in varlığına karşı olan bu örgüt, İngiltere, ABD ve birçok ülke tarafından terör örgütü olarak tanınmaktadır.
İran’daki internet kesintileri devam ediyor
İran, tarihindeki en büyük internet kesintilerinden birini yaşıyor. Ülke genelinde iletişim neredeyse tamamen durma noktasına geldi.
Dijital haklar savunucuları, mevcut internet kesintisini İran tarihinin “en kötü” internet sansürü olarak tanımlıyor.
Hükümet, 91 milyonluk nüfusun büyük bir kısmını dış dünyadan koparan internet erişimini durdurmasının üzerinden 24 saatten fazla zaman geçti.
İranlı insan hakları savunucusu kuruluş Miaan Group’tan Amir Rashidi, sosyal medyada yaptığı paylaşımda, “Bu, ülke tarihindeki en ağır internet kesintisi,” dedi.
Rashidi, “Kasım 2019’daki kesintiden daha kötü. O zaman bile internet trafiği tamamen engellenmemişti. Ancak dünden bu yana, gelen trafik dahi tamamen durmuş durumda,” şeklinde konuştu.
Bu tür kesintilerde, hiçbir internet sitesi ya da çevrimiçi hizmete erişim sağlamak mümkün olmuyor. İran’da zaten büyük oranda yasaklı olan VPN uygulamalarını kullanan kişiler bile internete bağlanmakta zorluk yaşıyor.