Türkiye İş Bankası, Denizli ilinde bulunan Laodikeia ve Tripolis antik kentlerindeki bilimsel kazı ve araştırma faaliyetlerine 5 yıl boyunca destek verecek.
Bu kapsamda düzenlenen basın gezisinde, bankanın desteğiyle gerçekleştirilecek proje hakkında detaylar paylaşıldı. Tripolis Antik Kenti ile UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alan Laodikeia Antik Kenti’nde yürütülecek kazı ve koruma çalışmaları desteklenecek.
Pamukkale Üniversitesi’nden Prof. Dr. Celal Şimşek ve Prof. Dr. Bahadır Duman’ın liderliğinde yürütülen kazılarda, bölgenin arkeolojik mirasına dair yeni bulguların elde edilmesi amaçlanıyor.
Laodikeia ve Tripolis, binlerce yıllık tarihi geçmişe ışık tutuyor. Laodikeia Antik Kenti, MÖ 3. yüzyılda Seleukos Kralı II. Antiokhos tarafından eşi Laodike adına kurulmuş olup, Lykos Nehri’nin suladığı verimli bir arazide yer alıyor. Roma İmparatorluğu döneminde büyük bir refah içinde olduğu bilinen bu kent, İncil’de adı geçen yedi kiliseden birine de ev sahipliği yapmaktadır.
Yaklaşık 8 kilometrekarelik bir alanı kapsayan antik kentte, Batı Tiyatrosu, Stadyum, Gymnasium Kompleksi, Suriye Caddesi, anıtsal çeşmeler ve tapınaklar gibi birçok önemli yapının bulunduğu tespit edilmiştir. 2013 yılından bu yana UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alan bu antik kentte ilk yerleşimin MÖ 5500’lerde başladığı ve MS 7. yüzyıla kadar kesintisiz sürdüğü anlaşılmaktadır.
Denizli’nin Buldan ilçesinde yer alan Tripolis Antik Kenti, Lidya, Frigya ve Karya bölgelerinin kesişim noktasında konumlanmaktadır. Kent, Apollon’a ithaf edilen Apollonia adını almış, daha sonra Antoniopolis ve nihayetinde Tripolis olarak anılmıştır. Roma ve Bizans dönemlerine ait mimari unsurlar barındıran kent, sıkça yıkıcı depremler sonrası yeniden inşa edilmiştir.
Yaklaşık 2 kilometrekarelik alana yayılan antik kentte agora, sütunlu cadde, kilise, tiyatro ve nekropol gibi yapılar gün yüzüne çıkarılmıştır.
İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Suat Sözen, basın gezisi esnasında arkeolojik çalışmaların, ülkenin ve tüm insanlığın ortak mirasına katkı sağladığını vurguladı. Arkeolojiye uzun süredir destek verdiklerini belirten Sözen, “Şu ana kadar Gaziantep’te Zeugma Antik Kenti, Antalya’da Patara Antik Kenti, İzmir’de Teos Antik Kenti, Aydın’da Nysa Antik Kenti, Muğla’da Stratonikeia Antik Kenti ve Kırşehir-Kaman’daki kazılara katkıda bulunmuş durumdayız.” şeklinde konuştu.
Sözen, kazı yapılan antik kentlerdeki gelişmeleri dikkatle izlerken, ülkenin dünya mirasına sunmuş olduğu ve sunacağı katkıların zenginliğini gözlemlediklerini ifade etti. “Tripolis ve Laodikeia Antik Kentleri’nde, Lidyalılar, Frigyalılar, Romalılar ve Bizanslılar’ın izlerini görmek mümkün. Bu köklü geçmişin sessiz tanıkları olan kentler, tiyatrolardan agoralara, sütunlu caddelere kadar birçok anıtsal yapıya ev sahipliği yapmakta. Önümüzdeki dönemde de arkeolojik mirasımıza dair pek çok yeni bilgi gün yüzüne çıkacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.
Laodikeia Antik Kenti Kazı Başkanı Prof. Dr. Celal Şimşek, 2003 yılında başlayan kazı çalışmalarının antik kenti yavaş yavaş ayağa kaldırdığını ve UNESCO’nun Dünya Geçici Kültür Mirası Listesi’ne dahil edildiğini belirtti. 2016 yılında Laodikeia Kilisesi’nde gerçekleştirdikleri titiz restorasyon çalışmaları sayesinde Avrupa Birliği Europa Nostra ödülünü kazandıklarını ifade eden Şimşek, “Laodikeia, 8 kilometrekarelik bir alanı kapsayan, Denizli’nin geçmişteki aktif ticari hayatını yansıtan ve birçok belge sunan önemli bir kent. Tekstil ticareti, tarımsal faaliyetler, hayvansal ürünler ve mermer ticareti gibi birçok alanda faaliyet gösteren, tıp fakültesi ve iki tiyatrosu ile bilinen bir antik kenti ortaya çıkarmaya çalışıyoruz.” dedi.
Şimşek, Laodikeia’nın Anadolu’nun en çok ziyaret edilen 10 ören yeri arasında yer aldığını hatırlatarak, “Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Pamukkale Üniversitesi gibi pek çok kurum ve sivil toplum kuruluşunun desteğini aldık. Bu yıl itibarıyla Türkiye İş Bankası’nın kazılarımıza sponsor olması bizi çok mutlu etti. Bu desteğin prestij açısından da önemli olduğunu düşünüyoruz.” şeklinde konuştu.
Tripolis Antik Kenti Kazı Başkanı Prof. Dr. Bahadır Duman, 2012 yılından bu yana Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Pamukkale Üniversitesi adına yürütülen kazı çalışmalarının yıl boyunca devam ettiğini belirtti. Ayrıca Tripolis’in, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın başlattığı Geleceğe Miras projesinin bir parçası olduğunu söyledi.
Duman, kentin farklı noktalarında kazı çalışmalarının sürdüğünü aktararak, “Tripolis’in en önemli özelliği bir yamaç kenti olması. Bu sebeple kentin kuzeyinden güneye doğru akan erozyon toprağı, katman katman kenti kapatmış. Kazı çalışmaları sonrası 3 ile 9 metre arasındaki dolgunun altında yapılar, neredeyse çatı seviyesinde ortaya çıkabiliyor. MÖ 5500’lerde ilk yerleşim izlerini tespit ettiğimiz Tripolis’te, 1920’lere kadar tarihin farklı dönemlerine ait yerleşim izlerini görmekteyiz. Mevcut kalıntılar arasında özellikle MS 2 ve 3. yüzyılda kentte 20-25 bin civarında bir nüfusun yaşadığını öngörüyoruz.” ifadelerini kullandı.