KOCAELİ (turkiyexhaber) – Futbol, basketbol, bisiklet ve dağcılık gibi çeşitli branşları bir araya getiren Uluslararası Kocaeli Spor Tarihi Sempozyumu, Kongre Merkezi’nde devam ediyor.
Sempozyum kapsamında gerçekleştirilen “Kocaeli’de Basın Spor Tarihi” başlıklı söyleşide, gazeteciler Kocaeli’deki spor gazeteciliğinin geçmişten günümüze nasıl bir evrim geçirdiğini paylaştı. Dr. Öğretim Üyesi Berkant Yılmaz’ın moderatörlüğünde düzenlenen söyleşiye; TSYD Kocaeli Temsilcisi ve Spor Yazarı Metin Karan, Gazeteci ve Spor Yazarı Hayrettin Albayrak, Gazeteci-Yazar Yiğit Özcan ile Spor Yazarı Orhan Balcı katıldı. Konuşmacılar, kentteki spor geçmişlerini kısaca özetledikten sonra “Basın Spor Tarihi” üzerine değerlendirmelerde bulundu.
“LİSE YILLARINDA MÜREKKEP KOKUSUNU TATTIM”
Kocaeli basınının önde gelen isimlerinden Metin Karan, spor gazeteciliğine ilk adım attığı dönemleri ve o dönemin zorlu şartlarını anlattı. Gazetecilik kariyerinin lise yıllarına dayandığını belirten Karan, “Lise son sınıfta okulu bitirir bitirmez Özgür Kocaeli Gazetesi’ne giderdik. Mürekkep kokusunu ilk orada duydum. Gazetenin ilk spor servisi şefi merhum Sancar Şener’di. Kocaeli basınında sporun ilk yıllarını birlikte yaşayan birkaç kişiden biriydik. Eskiden tüm spor branşları gazeteciler tarafından takip ediliyordu. Bugünse çoğu gazeteci yalnızca futbola odaklanıyor” diyerek yeni nesil gazeteciliğin değişimine dikkat çekti.
“YAZILI BASIN 5 YIL İÇİNDE BİTEBİLİR”
Eski dönem spor gazeteciliğinin zorluklarını paylaşan Karan, “Amatör liglerde oynanan futbolun kalitesi, bazı profesyonel liglerden daha üst düzeydeydi. Spor gazeteciliği, sadece sahada değil; zaman, emek ve özveri isteyen bir meslek. Bu işi sevmek gerekiyor. Saatler belirsiz, imkanlar sınırlı; ama sporun içinde kalmak istiyorsanız sabırlı olmalısınız” ifadelerini kullandı. Ayrıca yazılı basının geleceği hakkında öngörülerde bulunarak, “Kişisel düşünceme göre, 5 yıl içinde yazılı basın Türkiye’de ve muhtemelen dünyada büyük ölçüde yok olabilir. Yayıncılığın tamamen dijitale dönüşeceğini düşünüyorum” dedi.
Kocaeli’nin deneyimli spor gazetecilerinden Hayrettin Albayrak, meslek hayatındaki önemli anları ve karşılaştığı zorlukları aktardı. Albayrak, ilk yıllarının büyük zorluklarla dolu olduğunu belirterek, “O dönemde hiçbir şey yoktu. Eleman eksikliği, sistemin oturmaması ve ekipman yokluğu vardı. Yeni bir gazete olduğumuz için daktilo bulmak bile sorun teşkil ediyordu. Birçok haberi el yazısıyla yazdığımı hatırlıyorum” dedi. Bu süreçte yaşadığı yorgunluğu dile getirirken, “Büyüğümüzün dediği gibi; ‘İnsan sevdiği işi yapıyorsa hayatı boyunca hiç çalışmamış sayılır.’ 41 yıldır bu meslekteyim ama hiç çalışmamış gibiyim. Çünkü her sabah aynı heyecanla işe gidiyorum” şeklinde konuştu.
KURŞUN HARFLERDEN DİJİTAL DÜNYAYA
1974 yılında Türk Yolu Büyükşehir Gazetesi’nde çırak olarak gazeteciliğe adım atan Orhan Balcı, “Fotoğrafı gazeteye koyabilmek için klişe yaptırmak zorundaydık. Dijital fotoğraf yoktu. Sezon başında altı klişe yaptırır, sezon boyunca bunları kullanırdık. Yazılı basın, görsel basın, işitsel basın ve dijital medyada görev aldım ve almaya da devam ediyorum” dedi. Balcı, “Gazetecilik 24 saat süren bir meslek. Eğer gazeteciliği mutlu yapamazsanız bu mesleği sürdüremezsiniz. Teknolojinin avantajları var ama okuyucuya asla yalan söylememek gerekiyor” diyerek genç gazetecilere önemli uyarılarda bulundu.
Gazeteci-Yazar Yiğit Özcan ise Kocaelispor’a olan tutkusunu dile getirerek, “Mesleğe başlamamdaki en büyük etken Kocaelispor’a duyduğum sevgiydi. İlk kez 1983 yılında Kocaelispor-Sakaryaspor maçına gitmiştim. Maç sonrasında futbolculara yıldız verip not alıyordum. Ya gazeteci olacağım ya da futbolcu demiştim, gazeteci oldum. Elimde 40 yıllık Kocaelispor arşivi var. En büyük hedefimiz Kocaelispor sevgisini yeni nesle aşılamak. 51 yaşımda maç anılarımdan oluşan bir kitap yazdım. Gittiğim maçların skorlarını unutmam. Okullar ve spor kulüpleriyle sürekli etkileşimdeyiz. Benim hayatım Kocaelispor ile iç içe. Bu şehrin en büyük markası Kocaelispor’dur” ifadelerini kullandı.




