ALTERNATİF Bank İnsan Kaynaklarından Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Bike Tarakcı, Türkiye’nin üst düzey yöneticilerini buluşturan İK ve Pazarlama Liderleri Buluşması’nda önemli bir konuşma gerçekleştirdi. Tarakcı, bankanın insan kaynakları alanındaki vizyonunu ve uygulamalarını katılımcılarla paylaşarak, pandeminin ardından devreye aldıkları yeni nesil çalışma modeli AlterFlex’in çalışan deneyimi ve kurum kültürü üzerindeki olumlu etkilerine dikkat çekti.
Alternatif Bank, 29-31 Mayıs tarihleri arasında Kapadokya’da düzenlenen Liderler Kampı İK ve Pazarlama Liderleri Buluşması etkinliğine katıldı. Fast Company Türkiye’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen bu organizasyonda, Tarakcı “Yeni Çalışma Düzeni” başlıklı panelde konuştu. Tarakcı, yeni çalışma düzeninin bir kültür dönüşümü niteliğinde olduğunu vurgularken, bu dönüşümün bankadaki etkilerini katılımcılarla paylaştı.
Tarakcı, yeni çalışma düzeninin sadece bir zorunluluk değil, aynı zamanda önemli bir dönüşüm fırsatı sunduğunu belirtti. “Bu süreci geçici bir kriz dönemi olarak değerlendirmedik. Aksine, çalışma hayatını yeniden tasarlamak için bir fırsat olarak gördük. Bu anlayışla insan odaklı bir model geliştirdik: AlterFlex. Bu sistem, uzaktan çalışmayı ve esnek mesaiyi kapsayarak, çalışanlarımıza bireysel ihtiyaçlarına göre verimli bir çalışma özgürlüğü sunuyor” dedi.
Yeni düzenin iş yapma biçimlerinin yanı sıra kurum kültürünü de dönüştürdüğünü belirten Tarakcı, güven temelli yapıların önemine dikkat çekti. “Çalışanlarımızın zamanlarını ve sorumluluklarını en iyi şekilde yönetebileceğine inanıyoruz. Güvenimizle onlara esneklik tanıyoruz. Bu yaklaşım, çalışan bağlılığını ve yaratıcılığını artırıyor” ifadelerini kullandı.
‘Alternatif Yaz’ uygulamasından da söz eden Tarakcı, bu sistemle çalışanların yaz döneminde dört hafta boyunca istedikleri yerden çalışma esnekliği sağladıklarını belirtti. “İster bir sahil kasabasında, ister evinde ya da ailesinin yanında… Çalışanlarımız nerede mutlu ve üretken hissediyorsa orada çalışabiliyor. Bu uygulama, çalışanların mutluluğu ve motivasyonu üzerinde de olumlu bir etki yaratıyor” şeklinde konuştu.
Geleceğin çalışma düzeninde tek bir doğru model olmayacağına inandıklarını da dile getiren Tarakcı, sözlerini şöyle tamamladı: “Her kurum kendi kültürüne ve iş yapış şekline uygun modeller geliştirecek. Ancak bir gerçektir ki, esneklik artık bir tercih değil, çalışanlar için temel bir beklenti haline geldi. Bu beklentiyi kalıcı bir değer olarak ele alıyoruz ve geleceği çalışanlarımızla birlikte, onların sesini dinleyerek şekillendirmeye devam edeceğiz.”