İSTANBUL (iGFA) – Bu hafta vizyona giren yeni filmler arasında Korku Seansı 4: Son Ayin (The Conjuring: Last Rites), Kâfir 2: Kurban, Güneşin Karanlığında Kosova, Canterville’in Gizemli Şatosu (The Canterville Ghost) ve Hayaller yer alıyor.
Yönetmen Michael Chaves’in imzasını taşıyan Korku Seansı 4: Son Ayin (The Conjuring: Last Rites), serinin en karanlık hikâyesini sinemaseverlerle buluşturuyor. Film, 1970’lerin sonlarında Smurl ailesinin yaşadığı korkutucu olaylardan esinlenerek, Pennsylvania’da başlayan doğaüstü olayların giderek arttığı bir dönemi ele alıyor. Warren çifti, bu kez yalnızca bir ailenin değil, kendi inançlarının da test edildiği şeytani güçlerle yüzleşmek zorunda kalıyor. Atmosferiyle serinin köklerine geri dönen bu yapım, korku tutkunlarına tüyler ürpertici bir deneyim sunuyor.
Mahsun Kırmızıgül’ün yazıp yönettiği ve başrolünde yer aldığı Mucize, 1960’ların darbe sonrası Türkiye’sinde geçiyor. Ege’nin huzurlu bir köyünden Anadolu’nun ücra bir köyüne tayin edilen idealist öğretmen Mahir’in (Talat Bulut) hikâyesini anlatıyor. Yoksulluk ve cehaletin hâkim olduğu bir ortamda, eğitime aç çocuklarla kurduğu bağ onu umudun sesi haline getirirken, kalbi engelli genç Aziz’e yardım etme çabası, izleyicilere hem dramatik sahneler hem de sıcak bir toplumsal dayanışma mesajı sunuyor.
H. Orçun Kutlu’nun yönettiği Kâfir 2: Kurban, Anadolu korku geleneğini günümüzle buluşturan bir devam filmi olarak öne çıkıyor. İlk filmde annesinin gizemli ölümüyle sarsılan Zeynep’in hikâyesi, bu kez babasının da aynı esrarengiz biçimde öldüğünü öğrenmesiyle daha da derinleşiyor. İstanbul’da teyzesiyle yaşayan genç kadın, ailesinin geçmişine dair sırları çözmek üzere köyüne dönerken, burada karşılaştığı doğaüstü güçler onu kaçamayacağı kanlı bir kabusa sürüklüyor.
Haktan Özkan’ın kaleme alıp yönettiği Güneşin Karanlığında Kosova, savaş sonrası Balkanlar’da geçen politik gerilim dolu bir hikâyeyi beyazperdeye taşıyor. Bosna’daki operasyonlardan sağ kurtulan Mirsad, eski dostu Haris ile birlikte Aliya İzzetbegoviç’in yakın arkadaşı Mete Albay’ın talimatıyla Kosova’ya gönderilir. Burada geçmişten gelen hesaplaşmalar ve yeni bir direniş hareketinin etkisi altında kalan Mirsad, hayatta kalmak için zorlu bir savaş vermek zorunda kalıyor.
Oscar Wilde’ın klasik eserinden uyarlanan animasyon filmi Canterville’in Gizemli Şatosu (The Canterville Ghost), İngiltere kırsalındaki eski bir şatoda yaşayan hayalet Sir Simon’ın hikâyesini anlatıyor. Yüzyıllardır konağa musallat olan bu hayalet, yeni taşınan Amerikalı aileyi korkutmaya çalışırken, beklemediği bir dirençle karşılaşıyor. Cesur ailenin genç kızı Virginia, hayaletin sırlarını çözerek onun özgürlüğe kavuşmasının anahtarı haline geliyor. Mizah ve heyecanı harmanlayan bu yapım, ailece izlenebilecek sıcak bir animasyon olarak dikkat çekiyor.
Dag Johan Haugerud’un yazıp yönettiği Norveç yapımı Hayaller, ilk kez aşık olan genç öğretmen adayı Johanne’nin karmaşık duygularıyla sınandığı içten bir öykü sunuyor. Ella Øverbye’nin canlandırdığı Johanne, öğretmenine duyduğu yoğun aşkı duygulu yazılara dönüştürerek, bu samimi ifadelerle önce annesi ve büyükannesinin dikkatini çeker. Ancak kısa süre sonra, edebi gücüyle herkesin iç dünyasına dokunmayı başarır. Aşk, cinsellik ve kendini keşfetme temalarını kuşaklar arası bir bakış açısıyla işleyen film, Berlin Film Festivali’nde FIPRESCI Ödülü kazanan üçlemenin son halkasıdır.