Kültür ve Turizm Bakanlığı ile TCDD arasında imzalanan yeni protokol, Haydarpaşa ve Sirkeci Garları’nın restore edilerek kültür-sanat merkezlerine dönüştürülmesini öngörüyor. Bakan Mehmet Nuri Ersoy, “II. Abdülhamid’in mirasını geleceğe taşıyoruz. Bu alanlar, İstanbul’un yeni kültür adası olacak” ifadelerini kullandı.
İSTANBUL (turkiyexhaber) – Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Devlet Demiryolları (TCDD) arasında 15 Ağustos 2024 tarihinde imzalanan protokolle başlatılan projeler, İstanbul’un ikonik yapıları olan Haydarpaşa ve Sirkeci Garları’nın yeniden işlevlendirilmesini hedefliyor.
Bakan Mehmet Nuri Ersoy, Haydarpaşa ve Sirkeci Gar Sahaları Proje Lansmanı’nda, bu tarihi alanların kültürel ve toplumsal miras olarak korunarak İstanbul’a kazandırılacağını duyurdu.
Bakan Ersoy, tarihi ve kültürel varlıkları koruma çabalarının uzman görüşleri ve bilimsel analizler doğrultusunda yürütüldüğünü belirtti. “1870’lerden bu yana Osmanlı’dan Cumhuriyet’e ulaşımın merkezi olan Haydarpaşa ve Sirkeci Garları, Sultan II. Abdülhamid’in mirasıdır. Bu yapılar, toplumsal olayların ve insan hikâyelerinin tanığı olarak bir asrı geride bıraktı. Projelerimizle köklü geçmişimizi sahiplenirken, kültür ve sanatla geleceğe ilham verecek kamusal alanlar oluşturuyoruz” şeklinde konuştu.
HAYDARPAŞA’NIN ÇÖKME RİSKİ GİDERİLDİ
Haydarpaşa Garı’nın dolgu alanda ahşap kazıklar üzerine inşa edildiğini ve yapılan jeoradar etütlerinde bine yakın kazıktan sadece 200’ünün sağlam kaldığının tespit edildiğini ifade eden Bakan Ersoy, “Galata ve Kız Kulesi’nde olduğu gibi, Haydarpaşa da çökme noktasına gelmişti. Zemin güçlendirme çalışmalarıyla binayı kurtardık. Gar, 2010’daki yangından sonra sessizliğe gömülmüştü; şimdi kültür-sanat merkezi olarak yeniden hayat bulacak” dedi.
KÜLTÜR VE SANATLA YENİ KİMLİK
Haydarpaşa Garı, sergiler, açık hava etkinlikleri ve performans sanatları merkezi olarak çeşitli yaş gruplarına hitap edecek. Ayrıca, Körler Kenti kalıntılarıyla bir arkeopark, arkeoloji müzesi, modern kütüphane, çocuk ve bebek kütüphanesi, dijital kütüphane ve Yazma Eserler Kurumu’na bağlı bir şifahane kurulacak. Ersoy, “Anadolu Yakası’nda uzun süredir ihtiyaç duyulan kültür merkezi eksikliğini gideriyoruz” diye belirtti.
SİRKECİ: DOĞUNUN VE BATININ BULUŞMA NOKTASI
Sirkeci Garı’nın, Rumeli Demiryolları’nın başlangıcı ve “Batıya Açılan Kapı” olarak tarihî bir sembol olduğunu vurgulayan Ersoy, “Orient Ekspres’in son durağı, Balkan Savaşları’nda Mehmetçiklerin uğurlandığı ve göçlerin tanığı olan bu gar, İstanbul’un kıtalararası kimliğini yansıtıyor” dedi. Zemindeki sıvılaşma sorununa karşı 24 metre derinlikte güçlendirme yapıldığını belirten Bakan Ersoy, “Sirkeci, demiryolu müzesi, göç müzesi, seyahat kitaplığı ve sergi salonlarıyla yeniden işlevlendirilecek. Hızlı yaşam akışına dinginlik sunan, tarihle bağ kuran bir yaşam alanı olacak” şeklinde konuştu.
Ersoy, projelerin demiryolu taşımacılığını sürdürürken kültür-sanat faaliyetleriyle İstanbul’un tarihî belleğini güçlendireceğini ifade ederek, “Galata ve Kız Kulesi’ni eski ihtişamına kavuşturduk. Sıra Haydarpaşa ve Sirkeci’de. Bu alanlar, İstanbul’un yeni kültür-sanat adası olacak” ifadelerini kullandı.
