İstanbul Ticaret Üniversitesi, “Yol Haritası Konuşmaları” adlı etkinlik serisinin ikinci programını düzenledi.
Üniversiteden yapılan duyuruya göre, etkinliğe İstanbul Ticaret Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Dr. İsrafil Kuralay, Rektör Prof. Dr. Necip Şimşek, İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyesi Münir Üstün, iş dünyası ve akademi temsilcileri ile öğrenciler katılım sağladı.
Sütlüce Yerleşkesi’nde gerçekleştirilen etkinlikte, Kuralay’ın medya, akademi ve kültür-sanat alanındaki faaliyetleri üzerine tartışmalar yapıldı.
Prof. Dr. Necip Şimşek, konuşmasında bu serinin, bilgi ve ilhamın bir araya geldiği bir platform olarak işlev gördüğünü vurguladı.
Şimşek, akademik eğitimin yanı sıra kültürel ve estetik değerleri genç nesillere aktarmanın büyük bir sorumluluk olduğunu ifade ederken, Dr. İsrafil Kuralay’ın katkılarıyla öğrencilerin tarih, kimlik ve medeniyet konularında düşünme becerilerinin gelişeceğine inandıklarını belirtti.
Münir Üstün ise Kuralay’ın eserlerinin, seyahat günlüğü niteliği taşıdığını ve kültürel belleğe önemli katkılarda bulunduğunu dile getirdi.
Kuralay, kitap, belgesel ve medya projeleri aracılığıyla Avrupa’dan Altay Dağları’na kadar uzanan kültürel iz sürme hikayesini öğrencilerle paylaştı. “Nerede bir Türk izi varsa, oraya dokunmaya çalıştım” diyerek, bu izleri hem kamerayla hem de yazıyla kaydettiğini belirtti.
Almanya’nın, belgesel çalışmaları sırasında en çok ilgi çektiği ülkelerden biri olduğunu söyleyen Kuralay, Viyana Savaşı sonrası Avrupa’ya esir düşen Türk askerlerinin izlerini takip ettiğini ve bu kişilerin Avrupa tarihindeki etkili rollerine dikkat çekti.
Moğolistan’daki belgesel çalışmalarında, Altay Dağları’ndan Ötüken Ormanı’na kadar uzanan Türk tarihine dair güçlü izler bulunduğunu vurgulayan Kuralay, “Moğolistan, açık hava arkeoloji müzesi gibi. Bugün hâlâ kazı bekleyen birçok kurgan mevcut. Bu topraklar, tarihçiler kadar sanat tarihçileri, arkeologlar ve sosyologların da ilgisini çekmeli.” şeklinde görüş belirtti.
Kuralay, Latin Amerika’dan Orta Asya’ya, Çin’den Hindistan’a kadar gerçekleştirdiği belgesel projeleri ile belgeselciliğin samimi yaklaşımını akademik titizlikle bir araya getirdiğini ifade etti.