İzmir’de su ve altyapı yatırımları hız kazanarak devam ediyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü, 2025 yılının ilk 9 ayında, 30 ilçede toplamda 3 milyar 211 milyon liralık yatırım gerçekleştirdi. Bu kapsamda, 248 kilometre uzunluğunda yeni içme suyu hattı döşenirken, 360 kilometre uzunluğunda içme suyu hattı da yenilendi.
İZMİR (turkiyexhaber) – “Sürdürülebilir İçme Suyu Yönetimi”, “İklim Değişikliğine Uyum ve Dirençli Altyapı”, “Çevreye Duyarlı Atık Su Yönetimi” gibi başlıklar altında yürütülen çalışmalar, İZSU’nun 2025 yılının ilk 9 ayında önemli yatırımlara imza atmasını sağladı.
Küresel iklim krizi ve kuraklık tehdidinin en fazla hissedildiği şehirlerden biri olan İzmir’de, altyapı yatırımlarıyla su kaynaklarını koruma adına önemli adımlar atıldı. İZSU Genel Müdürlüğü, 9 ayda 3 milyar 211 milyon liralık yatırım gerçekleştirirken, 248 kilometre yeni içme suyu hattı döşendi ve 360 kilometre uzunluğundaki içme suyu hattı yenilendi. Bu yatırımlar sonucunda birçok bölgeye sağlıklı içme suyu ulaştırılırken kayıp-kaçak oranının da düşmesi sağlandı. Ayrıca, yeni içme suyu kaynakları oluşturmak amacıyla 78 su kuyusu açıldı.
Arıtma tesislerindeki kapasite artışları, kuraklığa karşı alınan önlemler ve altyapı çalışmaları, İzmir’in geleceğini güvence altına alıyor. İZSU, 2025 yılında Küçük Menderes Havzası’nda çevre kirliliğini önlemek ve havzayı korumak amacıyla Torbalı İleri Biyolojik Atık Su Arıtma Tesisi’nin kapasitesini yaklaşık 3 kat artırarak günde 21 bin metreküpten 57 bin metreküpe çıkardı. Ayrıca, 450 milyon liralık yatırımla Torbalı’daki Ayrancılar–Yazıbaşı Atık Su Arıtma Tesisi’nin kapasite artış çalışmaları büyük ölçüde tamamlandı ve günde 25 bin metreküp atık su arıtma kapasitesine sahip olacak. İzmir’in en büyük üçüncü arıtma tesisi olan bu tesis, Küçük Menderes Havzası’ndaki kirlilik riskini ortadan kaldırmak açısından büyük önem arz ediyor.
TEMİZ KÖRFEZ İÇİN GÜÇLÜ ADIM
Körfez’in yeniden nefes alması amacıyla yürütülen çalışmalar, 2025 yılında hız kazanarak devam etti. Çiğli Arıtma Tesisi’nin dördüncü fazının inşaatıyla birlikte tesisin kapasitesi artırıldı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, atık su arıtma alanında lider konumda olan İzmir’in arıtma altyapısı, körfez ekosisteminin korunmasında önemli bir rol üstleniyor. Ayrıca, Körfez tarama çalışmalarında 9 ayda 400 bin metreküplük tarama yapılması, Körfez’in temizliği için atılan büyük bir adım oldu.
BİRLEŞİK SİSTEM AYRIŞTIRILIYOR VE SU BASKINLARININ ÖNÜNE GEÇİLİYOR
İzmir’in her noktasını modern altyapıyla buluşturmak amacıyla sürdürülen çalışmalar, İZSU Genel Müdürlüğü tarafından kesintisiz olarak devam ettiriliyor. Birleşik sistemle çalışan yağmur suyu ve atık su kanallarını ayrıştırma çalışmaları, Buca, Bornova, Konak, Karşıyaka, Bayraklı, Karabağlar, Çiğli ve Kemalpaşa’da sürdürülüyor. Bu kapsamda, en çok taşkın problemi yaşanan bölgelerde toplam 26 kilometre uzunluğunda yağmur suyu ve atık su hattı ayrıştırıldı. Bu çalışmalar, hatlardaki yükü hafifleterek Körfez’in temizliğine katkı sağlarken aşırı yağışlardaki su baskınlarının da önüne geçmeyi hedefliyor.
İZSU Genel Müdürlüğü, öz kaynakları ve Dünya Bankası kredileriyle gerçekleştireceği büyük altyapı yatırımlarının yanı sıra, metropol ilçelerdeki atık su hatlarının yenileme çalışmalarına da devam ediyor. İlk 9 ayda 88 kilometre atık su hattı imalatı ve bakım-onarımı yapılırken, 921 kilometre uzunluğunda kanal hattı temizlendi. İZSU’nun yatırımları, Dünya Bankası kredisi ile ihale süreçleri tamamlanan üç büyük projeyle hız kazanacak. Yeni kent merkezi olarak öne çıkan Çınarlı, Ege, Umurbey, Adalet mahalleleri ve çevresi ile Konak-Karabağlar bölgesindeki yatırımlar, yüzbinlerce kişinin yaşadığı büyük bir bölgenin altyapı sorununu çözecek.
İZSU yetkilileri, raporda öne çıkan yatırımların yalnızca bugünün değil, gelecek nesillerin su hakkını güvence altına almak amacıyla yapıldığını belirtti. Kent genelinde yürütülen projeler, İzmir’i “iklim değişikliğine uyum sağlayan, sürdürülebilir ve çevre dostu bir şehir” konumuna taşımayı hedefliyor. Eş zamanlı yürütülen projeler, İzmir’in gelecekte yaşanabilir, sağlıklı ve güvenli bir şehir olmasına yönelik atılan en güçlü adımlardan biri olarak değerlendiriliyor.