TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, “Terörsüz Türkiye” sürecine dair önemli açıklamalarda bulundu. Kurtulmuş, parlamentonun gerekli sorumlulukları üstlenmesi gerektiğini belirterek, “Ümit ederim ki, parlamento yaz tatiline girmeden önce grubu kurarak çalışmalarımıza başlarız.” dedi.
Kurtulmuş, NATO Parlamento Başkanları Zirvesi çerçevesinde bulunduğu Brüksel‘de Türk gazetecilerle bir araya geldi. Gündemi değerlendirirken, gazetecilerin sorularını da yanıtladı.
NATO Parlamento Başkanları Zirvesi’nin verimli geçtiğini ifade eden Kurtulmuş, TBMM’nin Türkiye‘nin duruşunu ve tezlerini uluslararası platformlarda etkili bir şekilde temsil ettiğini vurguladı. Parlamenter demokrasinin dış politikada önemli bir araç haline geldiğini söyledi.
Toplantının ana gündem maddelerinden birinin “NATO’nun Avrupa’daki güvenlik gücünün artırılması ve Ukrayna’nın desteklenmesi” olduğunu aktaran Kurtulmuş, Türkiye’nin bu süreçteki tutumunu da net bir şekilde ortaya koyduğunu belirtti. “Başından itibaren tereddütsüz, amasız, fakatsız Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü ve egemenliğini savunan ülkelerden biriyiz.” dedi.
Kurtulmuş, Ukrayna-Rusya Savaşı’nın yalnızca iki ülke arasındaki bir çatışma olmadığını, bunun daha geniş bir savaş alanına dönüşme riski taşıdığına dikkat çekti. Türkiye’nin hem Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü savunduğunu hem de iki komşu ülke arasındaki müzakere yollarını açık tutma çabasında olduğunu belirtti.
Türkiye’nin, her iki taraf için adil, kalıcı ve onurlu bir barış sağlanması yönündeki temennisinin altını çizen Kurtulmuş, Ukrayna ve Filistin’deki durumlar arasındaki benzerliklere de değindi.
Kurtulmuş, İsrail’in Gazze’deki insanlık dışı saldırılarına ilişkin şu şekilde konuştu: “İsrail’in uluslararası hukuku tanımayan, insani suçlar işleyen işgali, sadece Gazze halkına karşı değil, tüm Filistin topraklarında bir işgal ve katliam politikasına dönüşmüştür.” NATO üyesi ülkelere, Ukrayna meselesinde gösterdiği duyarlılığı Filistin’in durumu için de göstermeleri gerektiği uyarısında bulundu.
İran’a karşı İsrail’in hukuk tanımaz saldırılarını da eleştiren Kurtulmuş, bu saldırıların durdurulması gerektiğini ifade etti.
Kurtulmuş, Batı’nın Filistin meselesindeki çifte standartlarını eleştirerek, bu durumun tüm dünyanın bir testi olduğunu vurguladı. “Batı ülkelerinde büyük bir toplumsal reaksiyon başlamıştır.” dedi.
Kurtulmuş, Avrupa’da Gazze halkına destek için düzenlenen gösteriler hakkında da değerlendirme yaptı. Bu tür tepkilerin insanlık cephesi olarak adlandırdığını belirtti ve hükümetlerin ne kadar İsrail yanlısı politika izleseler de bu kamuoyu duyarlılığının devam edeceğini ifade etti.
Türkiye’nin savunma sanayine ilişkin de önemli açıklamalar yapan Kurtulmuş, Türkiye’nin kendi savunmasını sağlamak zorunda olduğunu vurguladı. “Bu coğrafyada güçlü olmak mecburiyetindeyiz.” dedi ve Türkiye’nin savunma sanayindeki başarılarını sürdürmesi gerektiğini dile getirdi.
Türk devletleriyle ilişkiler hakkında da konuşan Kurtulmuş, bu ilişkilerin çok iyi olduğunu ve halkların kardeşliğinin önemine değindi. “Türk devletleri birbirinden ayrılmaz bir bütündür.” dedi.
Son olarak, “Terörsüz Türkiye” çalışmaları kapsamında Meclis’te kurulacak komisyonun önemine değinen Kurtulmuş, toplumsal birliğin sağlanması gerektiğini ifade etti. “Zaman, birlik ve beraberlik zamanıdır.” dedi.
Kurtulmuş, TBMM Genel Kurulu’nda yaşanan tartışmalarla ilgili de değerlendirmelerde bulundu. Parlamento içinde farklı düşüncelerin olabileceğini ancak bu farklılıkların müzakere ile aşılabileceğinin altını çizdi.
NATO’nun mevcut tehditlere karşı yeterli ortak tepki veremediğini söyleyen Kurtulmuş, NATO’nun yeni döneme adapte olması gerektiğini vurguladı.
Avrupa’daki Türk toplumu ile ilgili de değerlendirmelerde bulunan Kurtulmuş, Türk vatandaşlarının Türkiye’deki seçimlerde oy kullanmasının önemine değindi ve bu uygulamanın doğru bir adım olduğunu belirtti.