Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu, ‘Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’ni görüşmek üzere bir araya geldi.
Genel Kurul, Meclis Başkanvekili Tekin Bingöl’ün başkanlığında toplandı. Bingöl, toplantıyı açarken, “Meclisimiz, tarihi boyunca hem demokratik birikimlere sahip olmuş hem de dramatik olaylarla yüzleşmiştir. Ne yazık ki bu dönemde de acı kayıplar yaşadık. Değerli Milletvekilimiz Hasan Bitmez, bu kürsüde Filistin halkının maruz kaldığı zulümleri dile getirirken hayata veda etti. İşgalci Netanyahu’yu ve iş birlikçilerini lanetliyordu. Bitmez’in sözlerinde derin bir samimiyet, yüreğinde ise hüzün vardı. Sırrı Süreyya Önder, bu koltuğa her oturuşunda esprileri ve kendine has tarzıyla iz bıraktı. O, barışa olan bağlılığıyla adeta barışın büyükelçisi olmuştu. ‘Barış’ sihirli bir sözcüktür ve hangi dilde söylenirse söylensin, o dilin en kutsal sözcüğüdür. Barış, savaşın ve şiddetin panzehridir. Sırrı Süreyya Önder, barışı savunanların tarihe nasıl iz bıraktığını bizlere bir kez daha hatırlattı” şeklinde konuştu.
Bingöl, milli iradenin ihlaline dair birçok olayla karşı karşıya olduklarını belirterek, “Halkın iradesinin hayat bulduğu yer olan Meclisimiz, bu iradenin en temel dayanaklarından biri olan temsiliyet hakkının ihlaline tanık olmuştur. Halkın oylarıyla seçilen Can Atalay’ın hala cezaevinde tutulması açık bir Anayasa ihlalidir. Dört duvar arasında tutuklu olan sadece Atalay değil, ona oy veren 75 bin Hataylı vatandaşın iradesidir. Türkiye Büyük Millet Meclisi, bu hukuksuzluğu ortadan kaldırmak için üzerine düşen görevi yerine getirmelidir. Bugün milli iradenin ihlali, yalnızca bu örneklerle sınırlı kalmamaktadır. Seçimle göreve gelmiş yerel yöneticilere uygulanan hukuk dışı uygulamalar, kayyum atamaları, halkın iradesine duyulan güveni zedelemekte ve demokrasimizin işleyişini tehdit etmektedir. Hukukun üstünlüğü ve adil yargılanma hakkı gibi evrensel hukuk ilkeleri asla göz ardı edilemez” ifadelerini kullandı.
Genel Kurul’da, milletvekillerinin 1’er dakikalık değerlendirmeleri, grup başkanvekillerinin gündeme dair açıklamaları ve grup önerilerinin görüşülmesinin ardından kanun teklifi görüşmelerine geçildi. Bu bölümde CHP grubu adına söz alan Karabük Milletvekili Cevdet Akay, “Bugün burada sizlere bir gerçek göstereceğim. Kürsüde gördüğünüz bu kasa, milletimizin rızkı, ülkemizin umudu ve geleceğidir. Bu kasa bir çocuğun sütüdür, bir annenin duasıdır, bir babanın onurudur. İktidar, bu kasayı koruyamamış, milletin kasasını birkaç yandaşına teslim etmiştir. İçinde bir dosya ve uzun bir liste var. Bu liste, kasaya yapışan kişileri ifşa etmek amacıyla burada. Liste uzun, tam 54 metre. Bu kaynakların nasıl harcandığı ve kimler tarafından heba edildiği bu dosyada yer alıyor. Bakanlıktan çıkıp, milyonluk ihaleleri alan yöneticiler, kamu kurumlarından birden fazla maaş alanlar var” dedi.
Akay, listede yer alan kamu kurumları, eski bakanlar ve bürokratların isimlerini vurgulayarak, “Birileri lüks içinde yaşarken, bu millet pazarda artıkları topluyorsa artık yeter. Birileri üçer beşer maaş alırken, bu millet evladına harçlık veremiyorsa artık yeter. Bu düzenin çarkları dönerken, altta kalan hep millet olmuştur. Ancak şimdi o çarkları kırmanın zamanı gelmiştir. Bugün burada yalnızca bir konuşma yapmadım, bir hesap pusulası çıkarttım ve bu pusulanın hesabı bir gün mutlaka sorulacaktır. Biz, konuşup gidenlerden değil, konuşup değiştirenlerdeniz; bu ülke sahipsiz değil, bu millet yalnız değil” şeklinde değerlendirmelerde bulundu.