Kariyer 4.0 programına katılan Psikolojik Danışman ve Yazar Kübra Karahanoğlu, yapay zekâ ile oluşturulan içeriklerin yazarlık kavramıyla karıştırılmaması gerektiğini ifade etti. Karahanoğlu, “Yapay zekayla yazılmış metinlerde yazarlık iddiasında bulunmayı çok doğru bulmuyorum” diyerek, bu konuda net bir ayrımın yapılmasının önemine dikkat çekti.
“YAPAY ZEKANIN YAZARLARI HEM DESTEKLEYİCİ HEM DE KÖRELTİCİ OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM”
Kübra Karahanoğlu, yapay zekânın edebiyat üzerindeki etkilerini değerlendirirken, bu teknolojinin yazarlara hem ilham kaynağı olabileceğini hem de yaratıcılıklarını köreltebileceğini belirtti. Yazarlıkta en büyük sorun ise duygunun eksikliği olarak öne çıkıyor. “Yapay zekâda yazar ve okuyucu için duygunun yokluğu soru işareti yaratıyor” şeklinde konuştu.
“YAPAY ZEKADAN CEMAL SÜREYA VE ÖZDEMİR ASAF’IN DİLİNDEN ŞİİR YAZMASINI İSTEDİM, AYNI HİSSİ ALAMADIM”
Karahanoğlu, yapay zekâ ile Cemal Süreya ve Özdemir Asaf tarzında şiirler yazdırmayı denediğini de aktardı. “Teknik açıdan doğru ama aynı duyguyu alamadım” diyerek, metinlerin şiirsel bir yapıya sahip olduğunu fakat yeterli hissetmediğini dile getirdi. Ayrıca, “Yapay zekayla yazılmış metinlerde yazarlık iddiasında bulunmayı çok doğru bulmuyorum” şeklindeki görüşüyle etik bir duruş sergiledi.
“YAPAY ZEKA TARAFSIZ CEVAP VEREMİYOR”
Programda yapay zekânın nesnellik konusundaki yeterliliğini değerlendiren Karahanoğlu, “Yapay zekâ tarafsız cevap veremiyor” diyerek, bu sistemlerin duygusal veya ideolojik eğilimler taşıyabileceğini vurguladı. Yazar ve danışmanlık alanlarında insan dokunuşunun yerini henüz hiçbir teknolojinin almadığını savundu.