KTÜ Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ufuk Bülbül, Araştırma Görevlisi Sema Sarıkurt, yüksek lisans öğrencisi Sena Koç ve çevreci Engin Zaman, Batı Karadeniz bölgesinde yılanları incelemek ve olası yeni türleri keşfetmek amacıyla saha çalışması başlattı. 13 yıldır Zonguldak ve çevresinde yürütülen araştırmalarda, bölgede 32 farklı amfibi ve sürüngen türünün tespit edildiğini vurgulayan Prof. Dr. Bülbül, “Bu türler arasında 9 yılan türü bulunuyor. Bunlardan 7’si zehirsiz, yalnızca 2’si zehirli olan engerek yılanıdır” dedi.
‘BİR YILAN İSTİLASINDAN SÖZ EDİLEMEZ’
Yaz mevsiminin getirdiği yılan gözlemlerine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Prof. Dr. Bülbül, “Aslında bir yılan istilası söz konusu değil. Haziran ayındayız ve bu sıcak havalarla birlikte yılanlar gizlendikleri yerlerden çıkarak üreme, eş bulma ve beslenme gibi faaliyetlerde bulunuyorlar. İnsanlar da doğada bu hayvanlarla karşılaşabiliyor. Yılanlar normal popülasyonlarındalar. Yılanları rahatsız etmemek oldukça önemlidir. Onların üzerine gidip yakalamaya çalışmak ya da tutmaya çalışmak gibi davranışlar son derece yanlış. Hayvan, kendini savunmak amacıyla ısırabilir. Normalde hiçbir yılan insanı ısırmak gibi bir niyete sahip değildir çünkü biz onların besini oluşturmayız. Yılanlar insanlardan korkan hayvanlardır. Ancak biz onların yaşam alanlarına girip rahatsız edersek, bu tür savunma davranışları gösterebilirler. Özellikle ormanlık alanlara gittiğimizde, kalın ayakkabılar giymek ve kot pantolon gibi koruyucu giysiler tercih etmek, olası ısırıkların zararını azaltacaktır” şeklinde konuştu.
‘YILANLARI ÖLDÜRMEK DOĞRU DEĞİL’
Prof. Dr. Bülbül, yılanları öldürmenin yanlış bir davranış olduğunu belirtti. “Her yılanı gördüğümüzde zararlı olarak görmek ve öldürme eğilimi, maalesef toplumsal bir yaklaşım haline gelmiştir. Bu oldukça hatalı bir tutumdur. Her canlı doğada belirli bir rol üstlenmiştir ve ekosistem dengesini korumaktadır. İnsanlar yılanların olduğu yerlerde, fareleri avlamak için gelirler. Sürekli yılanları öldürmemiz, fare popülasyonunun artmasına neden olacaktır ve bu durumda ekolojik denge bozulur. Yılanların doğada üstlendikleri görevler vardır. Bu nedenle, yılan türlerinin zehirli olup olmadığını bilmek ve bu konuda bilinçlenmek önemlidir. Doğa, bizler için bir hediye ve biz de doğanın bir parçasıyız. Diğer canlılarla birlikte yaşamayı öğrenmeliyiz. Zonguldak’ta bulunan 32 türden 4’ü nesli tehdit altında olan hayvanlardır. Bu türlerin korunması için elimizden geleni yapmalıyız. Onlara yaklaşmadığımız sürece, ne onları öldürmemize ne de korkmamıza gerek vardır” ifadelerini kullandı.